Kırıkkale ziyareti öncesinde İktisat Muhabirleri Derneği (EMD) yöneticileri ile görüşen
BAKAN KARAİSMAİLOĞLU İKTİSAT MUHABİRLERİ İLE BİR ORTAYA GELDİ
Bakan Karaismailoğlu, Kırıkkale ziyareti öncesinde EMD İdare Şurası Lideri Turgay Türker ve idare şurası üyeleriyle bir ortaya gelerek Bakanlığın projelerine ait soruları yanıtladı.
Son 19 yılda Türkiye’nin ulaştırmada büyük işler yaptığını tabir eden Karaismailoğlu, bölünmüş yol uzunluğunu 6 bin 100 kilometreden 28 bin 450 kilometreye çıkardıklarını, böylelikle vatandaşın konforunu artırarak, kazaların ve can kayıplarının önüne geçildiğini anlattı.
“DEMİR YOLU YÜKLÜ BİR YATIRIM PERİYODUNA GİRİLDİ”
Karaismailoğlu, demir yolu projeleri hakkında da bilgi vererek, “Bundan sonra demir yolu yüklü bir yatırım periyoduna girmiş bulunmaktayız. Demir yolu yatırımları biraz daha yükselecek, 2023’te yüzde 60’lara çıkacak.” sözlerini kullandı.
Ayrıyeten, Kayseri’yi de süratli tren sınırıyla buluşturacaklarının altını çizen Karaismailoğlu, “Ankara’dan Yerköy’e kadar Sivas çizgisini kullanıp Yerköy’den ayrılıp Kayseri’ye ineceğiz inşallah, onun da ihale süreçlerini devam ettiriyoruz.” dedi.
“GAYRETTEPE-İSTANBUL HAVALİMANI METRO SINIRININ ÖZELLİKLERİNDEN BİRİSİ YERLİ SİNYALİZASYON SİSTEMLERİNİN KULLANILMASI”
Karaismailoğlu, demir yollarında sinyalizasyon sistemlerinin yerlileştirilmesine ait olarak, Gayrettepe-İstanbul Havalimanı metro sınırının en kıymetli özelliğinden birisinin yerli sinyalizasyon sistemlerinin kullanılması olduğunu belirtti.
“MİLLİ ELEKTRİKLİ TREN YAKIN VAKİTTE İŞLETMEYE ALINACAK”
Yerli araçların da üretilmeye devam ettiğini vurgulayan Karaismailoğlu, şunları kaydetti:
“Özellikle 160 kilometre süratli ulusal elektrikli trenimizin de test çalışmaları bitmek üzere. Onu da yakın vakitte yolculu işletmeye alacağız. Artık ondan sonra da seri üretimine geçeceğiz. 225 kilometre süratli trende de tasarım çalışmalarımızı bitirmek üzereyiz. Tasarım ve prototipi 2022’de bitirip 2023’te de 225 kilometre süratli trenimizi yaptığımızda artık büsbütün kendi aracımız, kendi yerli sinyalizasyon, yerli araçlarla artık Türkiye’deki bu büyük yüklü yatırımları yeni teknolojileri de yerli ulusal teknolojiler kullanarak geliştireceğiz.”
“İSTANBUL’DA 7 METRO ÇİZGİSİNDE ÇALIŞMALAR DEVAM EDİYOR”
Karaismailoğlu, İstanbul’da 7 metro çizgisinde çalışmalarını yürüttüklerini lisana getirerek, Başakşehir-Çam ve Sakura Hastanesi, Halkalı-Havalimanı, Gayrettepe-Kağıthane-Havalimanı, Kazlıçeşme-Sirkeci çizgisi, Altunizade-Çamlıca Sınırı ve Kadıköy-Kartal Çizgisi’nde Sabiha Gökçen kontağı çalışmalarının sürdüğünü söyledi.
ANTALYA HAVALİMANI İHALESİNDEN DEVLETİN KASASINA 90 GÜNDE 2,1 MİLYAR EURO GİRECEK
Karaismailoğlu, Antalya Havalimanı ihalesini gerçekleştirdiklerine dikkati çekerek, şöyle konuştu:
“Yolculukların artması nedeniyle kapasite gereksinimi çıkmıştı. Oradaki ek terminallerin yapılması, apron alanlarının geliştirilmesi için devlet olarak 700 milyon euronun üzerinde bir yatırım yapmamız gerekiyordu. Bunun için 2025’te bitecek mukavelenin devamında olan 25 yıl için ihaleye çıktık. Hem bu 700 milyonluk yatırımdan devlet kurtarılmış oldu hem de bunun üzerine devletin kasasından bir kuruş çıkmadan 8,5 milyar euroluk bir gelir elde edecek devletimiz ve bunun yüzde 25’i, KDV dahil 2 milyar 138 milyon euro 90 gün içerisinde peşin olarak gelecek. Bu da İstanbul Havalimanı üzere çok karlı bir iş olarak ülke tarihine yazıldı. Türk, Alman ve Fransız yatırımcıların buraya bu kadar ilgi göstermesi ve onların bu işi üstlenmesi, dünyada Türkiye’ye olan inancın ve gelecekte Türkiye’nin hangi düzeylere gelebileceğinin çok değerli göstergelerinden bir tanesi.”
“KANAL İSTANBUL OLMAZSA OLMAZ”
Ülke geleceği için büyük ölçekli yatırımların evvelden planlanarak yapılması gerektiğini tabir eden Karaismailoğlu, şöyle devam etti:
“Kanal İstanbul olmazsa olmaz. Şu an dünya ticaret hacmi yaklaşık 12 milyar ton civarında, bu 25 milyar tona çıkacak. Bu yüklerin yüzde 90’ı deniz yolundan taşınıyor. İstanbul Boğazı’nın da kapasitesi belirli. Şu anda 40 binin üzerinde bir gemi geçişi sağlanıyor. Önümüzdeki yıllarda 70 binlere çıkması bekleniyor. Sayılar, bu kadar geminin de İstanbul Boğazı’ndan geçemeyeceğini gösteriyor. Sıkıntılara tahlil bulmak için Kanal İstanbul alternatif bir su yolu olarak olmazsa olmaz.”
HAZİRAN AYINDA KANAL İSTANBUL’UN BİRİNCİ KÖPRÜSÜNÜN TEMELİ ATILDI
“Çalışmalar süratli bir halde devam ediyor. Geçtiğimiz günlerde demir yolu çizgisinin da çalışmalarını yaptık, ihalesini de yaptık, inşaata başlandı. Halkalı-Kapıkule Demiryolu Sınırı’nın Halkalı-Ispartakule ortasının da ihalesini yaptık. Büsbütün Kanal İstanbul’a nazaran dizayn edildi. Kanal İstanbul’un altından tünelli bir formda geçecek, onun çalışmaları için de önümüzdeki günlerde Sayın Cumhurbaşkanımızla birlikte orada program da yapabiliriz, bir merasim daha yapabiliriz. Tekrar bir taraftan ulaşım yollarını sağlıyoruz bir taraftan alternatif finans modellerini çalışıyoruz. Buradaki bizim en büyük önceliğimiz, Kanal İstanbul’u, yapı maliyeti genel bütçeye hiç yük getirmeden yapmak. Bu finans modeli üzerinde çalışmalarımız var. Orada da muhakkak bir düzeye geldik.
ALTYAPI FİRMALARIYLA GÖRÜŞMELER DEVAM EDİYOR
Dünyanın en kıymetli altyapı firmalarıyla görüşmelerimiz devam ediyor. Kanal İstanbul’daki gelir getirici işlerin, bu işin finansında kullanılması açısından da çok önemli aralar kaydettik. İnşallah o netleşecek önümüzdeki aylarda. Ondan sonra da yürümeye başlayacağız. 2022 yılı içerisinde amacımız bunu yoluna koymak.”
Kanal İstanbul’un maliyetinin daha evvel 15 milyar dolar civarında açıklandığının hatırlatılması üzerine de Karaismailoğlu, kelam konusu hesabın değişmediğini ihaleye çıkıldığında en uygun teklifi veren kişinin işi alacağını belirtti.
Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nün 2027’de işletme hakkının dolacağına dikkati çeken Karaismailoğlu, şunları söyledi:
“Bittiğinde ben bu projeden gelir getirici bir finans modeliyle tekrar gelir sağlayabilirim, istersem fiyatsız de işletme vatandaşıma kullandırırım, işletme maliyetini devletin bütçesinden kullandırırım. Hava yolu, deniz yolu, kara yolu bütün kamu özel iş birliği projeleri 2024’ten sonra kendi kendilerini artık finanse edecek vaziyete gelecek. 2024’ten sonra da biz artıya geçeceğiz. Artık direkt oradan gelir sağlamaya başlayacağız. 2030’ların başına geldiğimizde de bütün projeler kendini finanse ediyor olacak. Buradan gelen gelirler direkt bizim bütçemize gelecek ve vatandaşa yatırım olarak dönecek. 2040 yılına geldiğimizde Türkiye’nin en büyük yatırım bütçesine sahip Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı artık genel bütçeden 1 kuruş dahi almadan yaptığı projelerle kendisine gelir getiren, kendi bütçesini kendi projeleriyle üreten bir kurum haline gelecek. Bu da devlet aklıyla üretilmiş uzun soluklu bir master planı çalışması sonucudur.”
“ATATÜRK HAVALİMANI İNOVASYON, BİLİM, DENE-YAP MERKEZLERİYLE GENÇLERE KAZANDIRILACAK”
Bakan Karaismailoğlu, Atatürk Havalimanı’nın inovasyon, bilim ve dene yap merkezleriyle gençlere kazandırılacak bir alan olacağını belirterek, “Yaklaşık 1 milyon 900 bin metrekarelik bir alanda Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımız millet bahçesi çalışmalarına başlayacak. Doğu batı pisti acil durumlar için açık kalacak.” diye konuştu.
Ensonhaber
